Sağlık İle İlgili Hadis-i Şerifler

Sağlık İle İlgili Hadis-i Şerifler



Sağlık ile ilgili hadisler nelerdir? Peygamberimizin (s.a.v.) sağlık hakkındaki bazı hadis ve sözleri.

SAĞLIK İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER

A-SAĞLIĞIN ÖNEMİ İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER:


1-“İki nimet vardır ki, insanların çoğu onların kıymetini hakkıyla bilmezler: onlardan biri sıhhat, diğeri de boş vakittir.” (Buhari, Tirmizi)

2-“Allah’a göre kuvvetli mü’min, zayıf mü’minden daha hayırlı ve daha sevimlidir.” (Müslim)

3-“Yedi şey gelmeden önce iyi ameller işlemekte acele ediniz: (Kulluk vazifelerini) unutturan yoksulluk, azdıran zenginlik, (bedeni güçleri bozan) hastalık, bunaklık getiren yaşlılık, ansızın gelen ecel, Deccal ve kıyamet. Kıyamet daha ağır ve acıdır.” (Tirmizi, İbn-i Mace)

4-Hz. Muhammed (sav) kendi sıhhat ve afiyeti için dua ederdi: “Allahım! Bedenime, gözlerime ve kulaklarıma sıhhat bahşet.” (Ebu Davud)

5-Herhangi bir kimse İslam dinine girdiği zaman Hz. Muhammed (sav) o kimseye namaz kılmayı öğretir, sonra da ona şu kelimelerle dua etmeyi tavsiye ederdi: “Allah’ım! Beni affet, merhamet et, doğru yola ilet, bana sıhhat ver ve beni rızıklandır.” (Müslim)

6-Bir adam Resul-i Ekrem’e gelerek şöyle dedi: Ya Resullalah! Duanın hangisi daha faziletlidir? O zaman Hz. Peygamber şöyle buyurdu: “Rabbinden dünya ve ahirette lütuf ve afiyet iste.” (İbn-i Mace)

B-YEME İÇMENİN SAĞLIK İLE İLİŞKİSİNE DAİR HADİS-İ ŞERİFLER:

1-“İnsanoğlu midesinden daha zararlı bir kap doldurmamıştı. İnsanoğluna kendini ayakta tutacak birkaç lokma yeter. Şayet (bu miktarın aşılması) kaçınılmaz ise bu durumda midesinin üçte biri içmeye ayrılsın, diğer üçte biri de nefes için bırakılmalıdır.” (İbn-i Mace)

2-“Bir avuç kuru hurma ile de olsa akşam yemeğini terk etmeyiniz. Çünkü akşam yemeğini kaldırmak ihtiyarlık ve güçsüzlüğe sebep olur.” (İbn-i Mace)

3-“Telbîne'ye önem veriniz. Bu çorba üzüntü ve kederli olan kimsenin gönlünü kuvvetlendirir… hastanın gönlünden elem ve kederi giderir.” Aişe ra.: ‘Resûlullah (s.a.v), ev halkından birisi hasta olduğu zaman, iki tarafından biri bitinceye, yani iyileşinceye veya ölünceye kadar telbine çömleği devamlı ateş üstünde olurdu’ demiştir.” (İbn-i Mace)
Telbine, Un, yağ ve sudan mamul, et suyu ile karıştırılarak pişirilen bir nevî bulamaçtır. Çoğu zaman buna bir miktar bal da karıştırılır.

4-"Birinizin hastası bir şey yemeği çok arzuladığı zaman hastasına (ondan) yedirsin” buyurdu. (İbn-i Mace)

5-“Hastalarınızı yemeye içmeye zorlamayınız…(İbn-i Mâce)

C-KARANTİNA İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER:

1-"Bir yerde veba olduğunu işitirseniz, oraya girmeyiniz. Bulunduğunuz yerde veba vukua gelirse, oradan ayrılmayınız." (Buhari, Müslim)

2-"Cüzzamlıdan aslandan kaçar gibi kaçınız." (Buhari)

3-"Cüzamlılara devamlı surette bakmayınız.” (İbn-i Mace)

D-SAĞLIĞI KORUYUCU TEDBİRLERLERLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER:

1-"Köpek bir kabı yalarsa onu yedi defa yıkayın. O yedinin birinde toprakla temizleyin. (Ebu Davud, Müslim)

2- "Kapların ağızlarını örtün, dağarcık (ve tulukların) ağzını bağlayın" (Buhârî, Muslim)

3-"Allah temizdir, temizi sever. Etrafınızı temizleyiniz." (Müslim, Tirmizi)

4-"Temizlik imanın yarısıdır.”(Müslim)

5-Her Müslümanın (en az) yedi günde bir yıkanması, Allah'ın onun üzerinde hakkıdır." (Müslim)

6-Hz. Muhammed, geceleyin teheccüt namazı kılmak için kalktığı zaman ağzını misvak ile ovalar (Am Bin Hanbel) ve şöyle buyururdu “Misvak kullanınız, çünkü misvak ağızı temizler.” (Buhari, Nesai, İbn-i Mace)

6-"On şey fıtrattandır: Misvak kullanmak, bıyıkları kısa tutmak, ağza su alarak temizlemek, buruna su alarak temizlemek, sakalı uzun tutmak, tırnakları kesmek, koltuk altı kıllarını temizlemek, sünnet olmak, etek tıraşı olmak, abdest bozma yerini yıkamak." (Nesei)

7-"Size ne oluyor ki, dişleriniz sararmış olduğu halde yanıma geliyorsunuz. Misvak kullanınız." (Tirmizi)

8-“Ümmetime yahut insanlara, meşakkat vermem endişesi olmasaydı, her namaz kılarken, misvak kullanmalarını emrederdim." (Buhari)

9-Hz. Muhammed, evine girdiği zaman ilk yaptığı iş dişlerini misvaklamak olurdu. (İbn-i Mace)

10-“Ellerinde et ve yağ kokusu olduğu halde yatan kimse hastalığa yakalanırsa ancak kendisini suçlu görsün.” (Ebu Davut, Tirmizi, İbn-i Mace)

11-“Uykudan uyandığınızda ellerinizi üç kere yıkamadıkça başka bir kap içine sokmayın: çünkü ellerinizin nerelerde gecelemiş olduğunu bilemezsiniz.” (Buhari, Müslim)

12-“Kim ki evinde Allah’ın bereketini arttırmasını istiyorsa yemek hazırlandığı ve kaldırıldığı zaman abdest alsın (ellerini yıkasın).”(Tirmizi)

13-Hz. Aişe (ra) diyor: “Nebi (sav) bir şey yemek istediği zaman ellerini yıkardı.” (İbn-i Hacer)

14-"Oruç tutunuz ki sıhhat bulasınız" (Ebu Hureyre’den, Ebu Nuaym)

15-"Seyahate çıkınız, sıhhat bulursunuz." (Taberani)

E-HASTA ZİYARETİ İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER:

1-“Ziyaret için bir hastanın yanına girdiğinizde iyileşeceğini söyleyerek moralini yükseltin, gerçi bu söz hiçbir şeyi önlemez fakat hastanın gönlünü hoş eder.”
(Tirmizi)

2-“Allah Teala kıyamet gününde şöyle buyuracaktır:

‘-Ey Ademoğlu! Ben hastalandım, beni ziyaret etmedin.’
‘-Ya Rabbi, Ben Seni nasıl ziyaret edebilirim ki, Sen âlemlerin Rabbisin!?’
‘-Bilmiyor musun falan adam hastalandı da sen onu ziyaret etmedin. Eğer onu ziyaret etseydin, Beni onun yanında bulacaktın.’” (Müslim)

3-Bera ra. Şöyle demiştir: “Allah Resulü (sav) bize yedi şeyi emretti… (bunlardan birisi) ‘hasta ziyareti’ yapmayı…” (Buhari)

F-İLAÇ TEDAVİSİ VE HEKİMLER İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLER:

1-“Tedavi olun, ey Allah’ın köleleri. Çünkü Allah yarattığı her bir hastalık için mutlaka şifasını (devasını) yaratmıştır. Ancak bir hastalık müstesnadır” buyurdular. Bunun üzerine o hastalık nedir? Ey Allah’ın Resûlü dediklerinde; “O İhtiyarlıktır” buyurdu. (Tirmizi)

2-”Allah hastalığı da şifayı da yarattı ve her dert için bir derman yarattı. Tedavi olunuz. Lakin haramla tedavi olmayınız.” (Ebû Davud)

3-Bir gün, Resûlullah(s.av)’e (bir adam tarafından): Tedavi için kullandığımız ilâçlar, şifâ isteğiyle okunan dualar ve korunmak için kullandığımız koruyucu şeyler hakkında ne buyurursun? Bunlar Allah'ın kaderinden bir şeyi geri çevirir mi? diye soruldu. Resûlullah (sav.) şöyle buyurdu: “Bunlar da Allah'ın kaderindendir.“
(Tirmizi)

4-Hz. Peygamber (sas) kendisine müracaat eden kimselere, ya bir ilaç tavsiye eder, ya da hekime gönderirdi. Mesela;

Sa’d (b. Ebî Vakkas) anlatıyor: “Bir gün iyice hastalanmıştım. Resûlullah (s.a.v) ziyaretime geldi ve elini göğsümün üzerine koyup; ‘Sen kalp hastası bir adamsın. Sakîf’in kardeşi Haris b. Kele-de’nin yanına git. Çünkü o hastalıklara ilaç yapmakla uğraşan bir kimsedir. (Ona söyle) Medine’nin Acve hurmasından yedi tane alsın, çekirdekleriyle (birlikte) dövsün, sonra onları suya koyup sana içirsin’ buyurdu.” (Ebu Davud)

G-HADİS-İ ŞERİFLERDE TAVSİYE EDİLEN TEDAVİ ŞEKİLLERİ:

Ga-Kan Aldırma (Hacamat):

1-“Sizin tedavi olduğunuz şeylerde hayırlı olan bir şey varsa o da kan aldırmadır.” (İbn-i Mace)

2-“Hacamat yaptıran kişi, Allah’ın en iyi kölesidir (kuludur). Kanı yeniler, sırtı hafifletir ve gözü aydınlatır.” (İbn-i mace)

3-"Hacamat, aç karnına daha faydalıdır. Kan aldırmak, aklı, bellek gücünü artırır, hıfzetme kabiliyetini kuvvetlendirir." (İbn-i Mace)

4- Resûlullah (sav), başındaki ağrıdan şikâyet eden bir kişi yoktur ki ona; “Kan aldır.” dememiş olsun… Ebu Davud)

5-Resûlullah (sav) kendisinde bulunan bir ağrıdan (ves’ü) dolayı kalçasından kan aldırdı. (Ebu Davud)
Ves’ü: Kemik ağrısı, kalça ağrısı, romatizma anlamına gelir.

6- ‘Peygamber (sav) ihramlı iken kendisinde bulunan yarım baş ağrısından dolayı, başından kan aldırdı.’ (Buhari)

Gb-Göze Sürme Çekmek:

1-“İsmid denilen ‘sürme’yi gözlerinize çekmeye devam ediniz. Çünkü o, gözü temizleyip görme gücünü arttırır ve kirpikleri besler.” (İbn-i Mace)
 
2-Gözü ağrıyan birisine Hz. Peygamber Efendimiz (sav.) "Sabur ile tedavi et" buyurdu." (Müslim)

Gc-Kına:


1- Resûlullah (sav.)'ın hizmetçisi Selma: 'Resûlullah (sav.), bıçak yarası, taş ve dikenden meydana gelen bir yara olursa o yara üzerine kına koymamı bana emrederdi.' (Tirmizi)

2-Peygamber (sav.)'in bir tarafı yaralandığı veya bir tarafında diken battığı zaman o yerin üzerine kına koyardı. (İbn-i Mace)

3-…Ayaklarındaki ağrıdan sızlanan bir kişi de yoktur ki ona, “Onlara kına yak.” dememiş olsun. ( Ebu Davud)

Gd- Su İle Tedavi:

1-Esma ra.: “Kendisine tedavi yapması için ateşli bir hastalığın (hummanın) harareti ile muzdarip olan bir kadın getirildiği zaman, hemen suyu hastanın yakası içine dökerdi. Ve arkasından Allah’ın Elçisi (sav.) nin: 2Ateşli hastalığı su ile serinletiniz.’ ifadesini söylerdi.” (Buhari)

2-“Hummanın şiddeti cehennemin kaynaması (gibi) dir. Sizler onu su ile serinletiniz.” (Müslim)
3 - "'Sıtma' hastalığı cehennemin galeyana gelmesi gibi çok şiddetli bir hastalıktır. Su ile soğutarak hastayı rahatlatın." (Tirmizi)

Ge- Yemeğe Sinek Düşerse:

“Sizden birinizin kabına sinek düştüğü zaman o kişi onun her tarafını batırsın, sonra çıkarıp atsın. Çünkü sineğin iki kanadının birisinde şifa, diğerinde hastalık vardır. “
(Buhari)

H-HADİS-İ ŞERİFLERDE SAĞLIK İÇİN TAVSİYE EDİLEN YİYECEKLER:

Ha- Ayva:

1-Talha ra.şöyle rivayet etmiştir: Bir gün ben Resûlullah (s.a.v.)'in yanına girdim. Elinde ayva vardı. Buyurdu ki: “Bunu al (ye) ey Talha. Çünkü ayva, şüphesiz gönlü rahatlatır." (İbn-i Mace)

Hb- Çörek Otu:

1-"Çörek otu ölümden başka her derde devadır." (İbn-i Mace)

Hc- Bal:

1-"Şifa üç şeydedir: Bal şerbeti içmek, kan aldırmak, ateşle dağlamak. Fakat ümmetimi ateşle dağlamaktan men ederim."(Buhari)

2-Şu şifalı iki şeye devam ediniz: Bal ve Kur'an." (İbn-i Mace)

3-"Kim her ay üç gün, sabahleyin bir kaşık bal alırsa, o kimsenin başına büyük bir hastalık gelmez." (İbn-i Mace)

4-Bir adam, Allah'ın Elçisi (sav.)'e gelip;

"-Kardeşimin karnı ağrıyor" dedi. Allah'ın Elçisi (sav.):

"-Kendisine bal şerbeti içir" buyurdu. (Adam) Ona bal şerbeti içirdikten sonra tekrar geldi ve dedi ki:
"-Ey Allah'ın Elçisi! Bal şerbeti içirdim, fakat karın ağrısı arttı. Bunun üzerine Allah'ın Elçisi(sav.):
"-Tekrar bal şerbeti içir" buyurdu. Adam içirdi. Sonra tekrar gelerek:
"-Balı içirdim, fakat ağrı geçmedi, arttı " dedi. Bunun üzerine, Peygamber (sav.) şöyle buyurdu:
"-Allah'ın sözü doğrudur, kardeşinin karnı yalan söylemiştir. Bal şerbeti içir" dedi. O kimse de, tekrar bal şerbeti içirdi ve kardeşi iyileşti. (Buhari)

5-“Sinemaki ve sennut (bal ve tereyağı), yemeye devam ediniz. Çünkü bu iki şeyde, samdan başka her hastalığa şifa vardır." (İbn Mâce)
Sennut: Tereyağı tulumuna konan bal, dereotu. Kimyonun karışımı.

Hd-Hurma:

1-Allah’ın Elçisi (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Mantar, kudret helvası gibi külfetsiz nimetler nevinden bir rızıktır. Suyu da göz hastalığına şifadır. Acve (Medine-i Münevvere) hurması, cennet meyvelerindendir ve delilik hastalığına şifadır.” (İbn-i Mace)

He-Sinemaki:

1-Esma binti Umeys: “Allah’ın Elçisi (s.a.v.) ‘Müshil olarak hangi ilacı kullanıyordun?2 dedi. 2Şübrüm otunu kullanıyorum deyince2, Allah'ın Elçisi (sav.): ‘O çok şiddetli ishal yapar2 buyurdu. Sonra, ‘Sinameki kullanmaya başladım.’ dedim. Bunun üzerine: ‘Eğer bir şey ölüme şifa olsaydı bu 'sinameki otu' olurdu" buyurdular.” (İbn-i Mace)

Hf-Ud-u Hindi (Topalak Otu):


1-Ümmi Kays: “Süt emen oğlumun bademcik hastalığını kendim tedavi etmiştim. Peygamber (s.a.v.)'in huzuruna girdiğimde, Allah'ın Elçisi (sav.) bana şöyle buyurdu; “’Niçin çocuklarınızın boğaz hastalığını, elle sıkıp, acıtarak tedavi etmeye çalışıyorsunuz? Şu ud-u hindiyi kullanmaya devam ediniz. Çünkü bu 'Hind bitkisinde yedi türlü şifa vardır. Zatu'l-Cenb hastalığının ilacı ondadır. O, uzre (bademcik iltihabı) denilen boğaz hastalığı için buruna çekilir. Zatu'l-Cenb hastalığı için de, (su ile) hastaya ağızdan verilip içirilir.’" (Müslim) .

Hg- Zeytinyağı:

1-“Zeytinyağını yeyiniz ve sürününüz. Çünkü o, mübarek (bereketli) bir ağacın ürünüdür." (Tirmizi,)
 
2- “Zatü’l Cenb hastalığına karşı ‘zeytinyağı’ ile ‘vers’ denilen ‘sarı ve kokulu bir otun’ kullanılmasını tavsiye ederdi.” (Tirmizi)

I-HARAM OLAN YİYECEK, İÇECEKLER:

1-“Sekir (sarhoşluk) veren şeyi içmeyiniz.” (Müslim, Nesai, İbn-i Mace)

2-"Allah şifanızı sarhoşluk veren şeylerde yaratmamıştır." (Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mace)

3-"İçkide şifa yoktur. (Darimi)

4-"Sarhoşluk veren her içki, haramdır” (Buhari, Müslim)

5-‘Resûlullah (s.a.v.) habis ilaç, yani zehir kullanmayı yasaklamıştır.’ (İbn-i Mace)

6- ”Gerçekten Allah, hastalığı da şifayı da yarattı ve her dert için bir derman yarattı. Tedavi olunuz. Lakin haramla tedavi olmayınız.” (Ebu Davud)

7-Resulullah (s.a.v.) içkiyi ilaç olarak kullanmayı yasakladı… Şöyle buyurdu: "Hayır, içki ilaç değildir, bilakis hastalıktır.” (Ebu Davud)

J-HADİS-İ ŞERİFLERDE SAĞLIKLA İLGİLİ DUALAR:

1-“Okuyarak tedavi etme usulünün göz değmesinden ve zehirli böceklerin sokmasından başka (hiçbir hastalıkta müspet tesiri) yoktur.” (Ebu Davud)

2-“Sizden biriniz kendisine gelen bir sıkıntıdan dolayı ölümü istemesin. Fakat "Ey Allah'ım hayat benim için hayırlı olduğu sürece beni yaşat. Benim için ölüm daha hayırlı olduğu zaman da canımı al" desin. (Ebu Davud)

3-“Hastalığın, Allah'ın takdiri olmaksızın bulaşıcılığı yoktur, tıyere (bir şeyi uğursuz saymak) da yoktur. Ben yararlı tefeülü (bir şeyi uğurlu saymayı) severim.” (İbn–i Mace)

4-Aişe ra’dan rivayet edilen bir hadiste; Peygamber (sav), sağ elini ağrıyan yere sürer, şu duayı okurdu: “Ey insanların Rabbi! Sıkıntıyı gider, şifa ver! Şifa veren sensin. Senden başka şifa veren yoktur. Hastanın, tüm hastalıklarını gideren bir şifa ver! 

5- “Bir insan, bir hastanın hâlini hatırını sormaya gider veya Allah için sevdiği bir kişiyi ziyâret ederse, ona bir melek şöyle seslenir: «Sana ne mutlu! Güzel bir yolculuk yaptın. Kendine Cennette barınak hazırladın!»” (Tirmizi, İbn-i Mace)

6-“Bir hastanın yanına varırsanız, size dua etmesini söyleyin, çünkü onun duası meleklerin duası gibidir.” (İbn-i Mace)

7-“ …Herhangi bir müslümana, hastalık veya başka bir sıkıntı isabet ederse, Allah (sabır göstermesi durumunda) onunla ağacın yaprakları dökmesi gibi, kötülüklerini ve günahlarını döker." (Buhari, Müslim)

8-‘Resûlullah (sav.) cinlerin ve insanların nazarından Allah’a sığınır ve dualar okurdu… Muavvizetayn sureleri (Nas ve Felak) nazil olunca, diğer okuduğu şeyleri bıraktı ve bu iki sureyi okumaya başladı.’ (İbn-i Mace)
Daha yeni Daha eski