Salih Amellerin En Büyüğü Olan Namazın Dini Hikmeti Nedir?

Salih Amellerin En Büyüğü Olan Namazın Dini Hikmeti Nedir?

“İnnellezine amenü ve amilû’s-salihati…” âyet-i kerimesindeki “salihat” (salih ameller) ifadesi, namaz ile zekâtı da içine aldığı halde bu iki ibadetin ayrıca dile getirilmesi, şüphe yok ki Kur’ân’a has ince bir hikmete dayanmaktadır. Bu hikmet, bu iki ibadetin faziletini, yüceliğini açıklamaktan ibarettir.

Bu dersimizde sadece namazın farz olmasındaki hikmeti bir nebze açıklayalım:

Müslümanlık’ta namazın en mukaddes ibadet olduğu, herkes tarafından bilinmektedir. Namaz, Allah zikrini içine almakta ve tüm şükür çeşitlerini kapsamaktadır. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), peygamberlikle görevlendirildiği zamandan itibaren namaz ibadetini yerine getirmiştir. Fakat bildiğimiz şekilde günde beş vakit kıldığımız namaz, Mi’rac gecesinde farz olmuştur. Mi’rac ise peygamberlik görevinin on üçüncü senesinde veya tercih edilen ve meşhur olan görüşe göre hicretten on sekiz ay önce meydana gelmiştir.

Namazın asıl gayesi ibadettir, Allah Teâlâ’ya kulluğumuzu arzetmektir. Bunula beraber namazın din, ahlâk, sağlık ve sosyal bakımdan pek çok faydası vardır.

Müslümanlar namaz kılmak için abdest alır, taharet ve temizliğe dikkat ederler. Cenâb-ı Hakk’ın manevi huzuruna kabul olunarak büyük bir saygı içerisinde secdeye kapanırlar. Allah Teâlâ’ya bağlılıklarını ve kulluklarını ortaya koymaya çalışırlar. Yalvarış ve yakarışta bulunarak dünya ve ahiret saadetine ulaşmalarını yüce dergâhtan niyaz ederler.

Bunun yanında Müslümanlar, namaz sebebiyle her gün beş defa tertemiz mâbedlerin çatısı altında toplanarak bir kıbleye yönelirler. İslâm’ın kıblesi olan Allah’ın Kâbe’sini hatırlayarak oldukça yoğun bir heyecan yaşarlar. Birbirleriyle güzelce tanışırlar, aralarındaki kardeşlik ve sevgi kuvvetlenir. Kalplerinden ihtilaf ve hırs karartıları yok olur gider. Yüzlerinde din, dostluk ve birlik nurları parlar. İşte namaz, bu gibi hikmetleri, faydaları içinde toplayan son derece yüce bir ibadettir.

RESÛL-İ EKREM EFENDİMİZ (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM) BİR GÜN SAHÂBE-İ KİRÂMA ŞÖYLE SORMUŞ:

“BANA SÖYLEYİNİZ: SİZDEN BİRİNİN KAPISI ÖNÜNDE BİR IRMAK OLSA DA O KİMSE HER GÜN BU IRMAKTA BEŞ DEFA YIKANSA, KİRİNDEN BİR ŞEY KALIR MI?” ONLAR DA,

“HAYIR, KİRİNDEN BİR ŞEY KALMAZ” DEDİLER. NEBÎ EFENDİMİZ (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM) ŞÖYLE BUYURDULAR:

“BEŞ VAKİT NAMAZIN DURUMU İŞTE BUNUN GİBİDİR. ALLAH TEÂLÂ BU NAMAZLAR İLE HATALARI SİLİP YOK DER.”
(BUHÂRÎ, MEVÂKÎT, 6; MÜSLİM, MESÂCİD, 283).

Ne büyük ilâhî bir lütuf! Artık her insan, namazın değerini bilmeli ve namaza devam etmelidir.
Daha yeni Daha eski